değil mi ki üstüm başım,
yüzüm, gözüm sensiz
ömrüm hapis
kırılmadık yerim kalmadı
sen gittikten sonra
sonra kalbim, hayallerim
kuru bir dal gibiyim sensizliğin elinde
bu kadar kolay mı kırılır insan
meğer canım çalı çırpıymış
ne de kolay yakılır;
bir çakımlık kibrit, bir kıvılcımlık
çek yay kaşını vur beni ok kirpiğinle
yüreğimin tam ortasına isabet etsin bakışın
yaşamanın bir anlamı kalmadı senden sonra
öleceksem eğer bir anlamı olsun,
sebep sen ol
aklımı kötü huylu bir ur gibi sarmışsın,
sancılanıp kanıyorum içten içe
çürüyorum dipten dibe,
bu ayrılık hüzne gebe
boy boy hüzünlerim olacak her gece,
sıra sıra acılarım
kalbim ortasından vurulacak ve hüzne çarpacak
değil mi ki sevmeler hep yalan
özlemeler hep yavan,
gönlüm yaban
hüzünse hep tavan
değil mi ki denizler dalgalanır,
bulutlar yağmurlanır
kirpiklerim hep ıslak,
kalbim hep ağlak
bir kuş uçuruyorum ayağında kalbim
konarsa eğer pencerene al emanetin
şu fani dünyada bir seni sevdim
şu gani gönlümde bir seni bildim
yaprak yaprak açtın içimde,
burcu burcu koktun
gözümü açtım vardın
çocuklar gibi mutluydum
gözümü kapattım yoktun
çocuklar gibi masumdum
değil mi ki sensizliğin cenneti cehennem,
gülistanı diken
helali haram
bu adam bir gemidir,o da batık,
ikimize de yazık, gel artık.
yüz görümlüğü ol mesela,
doğan güneş
yahut tomurcuklanan çiçek
kalbime tatlı bir his gibi dol
ömrümün tamamlayanı ol