“Nasılsın?” dedi o afet bir gün bana dönüp ona: “Aşığım.” dedim “çok şükür!”
“Allah aşkını arttırsın.” dedi.
“Âmin” dedim “hep birlikte inşallah!”
Bilmez mi acep, umursamaz mı böyle?
Halim harap, vaziyetim bitap, yüreğimin aşktan kebap olduğunu görmez mi? Ben ona yangınım, bilmez mi? Ateşe galon galon benzin dökmek reva mı?
“Nasılsın?” dedi o fettan bir gün bana. “Üzerinize afiyet biraz âşık olmuşum da!” dedim kaçamak kaçamak. “Çok yaşayın emi!” dedi bilmezden gelerek. “Bilmukabele” dedim haykırarak. Bilmez mi ki ona vurulduğumu, çakmaz mı ki ona yandığımı, kül olduğumu? Bana gül olduğunu bilmez mi? Ben ona gark olmuşum. Kalp sahilime dalga üstüne dalga vurmak uygun mu?
“Nasılsın?” dedi o dilber bir gün bana. “Perişanım.” dedim gözlerine bakarak. “Üzülme geçer.” dedi aldırmadan. Kalp ağrısı dedim, tınmadı bile. Gönül yarası dedim, göz kaçırdı. Dağ olmuş her şey dedim, yüz çevirdi. Çöl olmuş gözler dedim, gitti. Bilip de bilmezlikten geldi sanat yaparcasına, sevip de sevmezlikten geldi kaçarcasına.
Ben ona meylolmuşsam aşk yurduma çığ üstüne çığ koparması hak mı? Bir gün sorarsa eğer bana o afeti devran, o dilberi şuh, obfettan güzel! Dileğim şu ki ondan yana: Aşk sarsın yüreğini, aşk olsun hastalığı, aşk bulaşsın ona. Daha ne olsun? Baktığı her şey aşk olsun.
Ben ona vurulmuşken bir ceylan misali, o gözlerini çekip gitti gözlerimden. Gözlerim ışığını kaybetti onsuz. Aşka sığar mı? Ben ona deli olmuşken çöl çöl, o Leylalığını esirgedi yüreğimden. Vahalarda seraplarda dolaştı her zaman. Aşkın kitabında var mı?
Ben aşka düşerken ellerimi uzattım, o ellerini çekip aldı ellerimden. Ellerim uçurumlarda sahipsiz kaldı. Aşkın kanununda cezası nedir? Ben cehennemi yaşarken onun aşkında, o cennetini yaşıyordu cehennemimde. Yarın hakkın divanında bunun yeri var mıdır?
“Nasılsın” dedi o sevgili bir gün bana “Canın cennete.” dedim kalben. Bu söz can evinden vurdu. Gözlerini gözlerime çevirdi. Ellerini ellerime bağışladı. Yüreğini yüreğime koydu. Aşka yelken açtı ben diyarında.
Kaptan
Bir yanımız Narin çocuk… Bir yanımız Sıla bebek… Bir yanımız Diyarbakır… Bir yanımız Tekirdağ… Kuzeyi…
Bir çocuk vardı alışveriş merkezinin önünde. Elinde selpak, ayağında terlik, burnunda sümük, dudağında uçuk…Gözünde kapkara…
TELMİH DERGİSİ, SAYI 31, FİLİSTİN ÖZEL SAYISI Elimde hoparlör ile bir kamyonetin kasasında mahalle mahalle,…
TELMİH DERGİSİ, 32. SAYI, TELMİH SOHBETLERİ 1.Bize Gürhan GÜRSES'ten bahseder misiniz? İyilikten, güzellikten ve sevdadan…
Filistin ölü çocuklar ülkesi... Netanyahu da bu işin taşeronu. Ve onu alkışlarla karşılayan eller kurusun.…
This website uses cookies.