Ne güzeldir dua etmek ve dualarda seni dilemek…
El açmak rabbime, seni istemek…
Ne güzeldir seni düşünmek.
Uzun uzadıya, doyasıya…
Ne güzeldir dua etmek; zorda, darda, yolda, dağda, kırda, bayırda, hüzünde, aşkta, yeiste kaldığında ellerini açabileceğin hesapsız kitapsız kendini teslim edebileceğin “Rabbin”e.
Ne güzeldir sığınmak ona!
Kimsem yok deme sakın, “Rabbin” var, yeter de artar sana.
Elden bir şey gelmezse yürekten dua etmek gerek.
Her şeyi duyan gören ve bilen “Rabbim”den riyasız, hesapsız kitapsız seni istemek var.
Herkesin birisi varsa benim de “Rabbim” var.
Herkesin her şeyi varsa benim de her şeyim olan “Rabbim” var.
Dua ediyorum: “Allah, yüreğinize yüreğiyle gelenleri nasip etsin!” diye, bekliyorum ölesiye. Gelirsin diye yüreği açık bekliyorum, gözü ve bahtı açık hem de. Gel sen de ama gelmezlik etme sakın! Duamı boşa çıkartma, hevesimi kursağıma tıkma, kalbimi üzme, aklımı deleyleme…
Gel.
Yüreği yüreğine değene…
Aklı aklına karışana…
Herkesi bir kenara koyup sana gelene, her şeyi elinin tersiyle bir kenara itip sana koşana…
Dua ediyorum “Rabbim”e o bivefa sevgili bana kavuşsun, yetişsin diye. Dua ediyorum yüreği güzel olana, güzelliğini alıp da gelsin diye. Güzel ve hayırlı olanı diliyorum hakkımızda. Mesele samimi ve nizami bir şekilde dilemektir seni”Rabbim”den.
Ne güzeldir “Rabbim”den dilemek seni. Bir gülü istemek, bir çocuğu düşünmek mesela.
Kutsala bürümek ve aziz bilmek seni. Sonra sevmek ölesiye… Çölde bir tas buzlu su bulmuşçasına, bir parça ekmek ya da Afrika’da, kutuplarda yüz görümlük bir güneşe bakmak gibi… Açmak kalbini ardına değin, davet etmek seni… Gel, demek sana. Bak ne de çok istiyorum seni; iflah olmaz bir şekilde, ıslah hiç olmaz.
Dua ediyorum: “Allah, yüreğinize yüreğiyle gelenleri nasip etsin!” diye. Yüreğim yüreğinde, yüreğin yüreğimde seni bekliyorum. İmkansız aşklar sokağımda mukimim. Gel de imkansızı olur eyle. Bir mucize olsun şu garip gönlümde, kerameti kendinden menkul bir aşk hikayesidir duçar olduğumuz.
Bekliyorum seni çaresizler durağında. Taze fidanın yağmuru, yaprağın çiçeği, çiçeğin meyveyi beklemesi nasılsa öyle. Beklemek hiç bu kadar mana kazanmamıştı. Deruni bir hisle doluyum sana. Kaç dağ kazsan ulaşamazsın, kaç okyanus batsan soluklanamazsın, kaç gök aşsan çıkamazsın. Ziruzeminde, arşıaladayım; kalubelada masivadayım.
Seni diliyorum.
Dilim dilim oluyorum da yine seni diliyorum.
Dilemek “sen”dir benim dilimde.
Aklıma düşmeyegör, hemen büyütüyorum seni.
Gözüme görünmeyegör, hemen seviyorum seni.
Ne güzeldir dua etmek “Rabbim”e.
Ve seni dilemek “Rabbim”den.
GÜRHAN GÜRSES
Bir yanımız Narin çocuk… Bir yanımız Sıla bebek… Bir yanımız Diyarbakır… Bir yanımız Tekirdağ… Kuzeyi…
Bir çocuk vardı alışveriş merkezinin önünde. Elinde selpak, ayağında terlik, burnunda sümük, dudağında uçuk…Gözünde kapkara…
TELMİH DERGİSİ, SAYI 31, FİLİSTİN ÖZEL SAYISI Elimde hoparlör ile bir kamyonetin kasasında mahalle mahalle,…
TELMİH DERGİSİ, 32. SAYI, TELMİH SOHBETLERİ 1.Bize Gürhan GÜRSES'ten bahseder misiniz? İyilikten, güzellikten ve sevdadan…
Filistin ölü çocuklar ülkesi... Netanyahu da bu işin taşeronu. Ve onu alkışlarla karşılayan eller kurusun.…
This website uses cookies.