TELMİH, 26. SAYI, GELENEK DE BİZİM GELECEK DE

Zaman bilişim zamanı. Her şeyi bilmek gerek. Bazen bildiğimiz sözler dahi bize garip gelmeye ve bir espri havası vermeye başlar. Bazen de bu sözler kabak tadı verir.

Bilgisayarların bir muhatap gibi konuşması ve bizlere yanıt vermesi olmaz işlerden değil. Yakın bir zamanda dostumuz olacak, sırdaşımız. Onunla konuşacağız bir insan gibi. Onunla espri patlatıp ağız dalaşına gireceğiz. Belki de saç saça geleceğiz. Belki de beraber sadede geleceğiz.

Komik adedeceğimiz bilgisayar kapanış esprilerinden bir tutamını sizlerle paylaşmak ve bu esprilerin yorumunu yapmak istiyorum.

“Kâh güldük kâh eğlendik, yeri geldi üzüldük, ağladık, kızdık. Ancak her güzel şey gibi bu oturumunda sonuna geldik. Yeni bir oturumda görüşmek üzere.” Oturumunu sevsinler! Bir daha bekleriz diyen ev sahibi gibi. Paylaşılan onca şeyden sonra ayrılık zor geliyor. Sanki binlerce kilometre öteye gidecek, bir daha karşılaşmayacak. Hangi dost bu kadar sadık ve samimidir günümüzde, düşünün bir zahmet. Sizin derdinizle hemhal iken, her oturumda sizinle hasbıhal eylerken hangi vakitsiz oturumdu sizleri ayıran ve nereden bilebilirdiniz ki bu son oturumunuzun olduğunu?

“Bilgisayarı gerçekten kapatmak istediğinize emin misiniz?” Hayır emin değilim ben falancayım. Çok alışılageldik bir espri oldu, neyse! Virüs girmiş herhalde yoksa bilgisayar konuşmaz değil mi? Yok yok konuştu, çok mekanik bir yazı baksana. Onun konuşması ekrandaki yazılar.

“Belki güç tasarrufu modundasınız. Yarım saat sonra yine açmak isterseniz hiç olmazsa beni uğraştırmamış olursunuz.” Bak sen, neler biliyormuşsun da biz ne kara cahil kalmışız.

“Beni böyle istediğin gibi kullanıp sonra kapatamazsın. Asıl ben seni kapatıyorum.” Klasik terk ediş ve gidiş sonrası hamasi travma… Yüreğine dokunuyor adamın. Suratına çarpılan kapının sersemliği ile racon kesiyor aklınca.

“Bu kadar dağılabilirsiniz” Evet bu, okul zili gibi bir paydos çağrısı… Harç bitti yapı paydos! Kapanıyoruz, hadi evli evine köylü köyüne.

Bu kadar da alıngan olunmaz canım. “Kapatıyorsunuz ha, tamam kapat bakalım. Ama bir sonraki oturumda bazı şeyler bıraktığın gibi olmayabilir.” Tehdit var sanki. Yani bir sonraki oturumda masa üstünü göremeyecek, msnyi açamayacak, googlede tur atamayacak mıyım?

“Bugünü de kazasız belasız atlattın.” Trafikte ilerleyen bir araç gibi geldi bu cümle. Sağ salim akşam evine dönen bir baba gibi… Sanal trafikte dolanıp durduktan sonra kazasız belasız oturumu kapatan sanki alkollü araç kullanmış. Gerçi milyon türlü melanet saklı sayfalarda lakin kim denetleyecek!

“Tekrar bekleriz efendim.” Bu kadar zarif ve rakik bir oturumun kapatılması ve tekrar oturuma davet edilmesi her bilgisayar sahibine nasip olmaz. Ne virüslü, ne illet oturumlar var sanal dünyada. Siz bu kadarını bulmuşsunuz kıymetini bilin.

“Bu akşamda ayrılan sürenin sonuna geldik. Yarın gene aynı saatte buluşmak ümidiyle esen kalın.” Vay, haber ajansı gibi be! İnşallah görüşürüz. Biz her daim buradayız efendim. Süreler yalan, kavuşmalar masal.

“Oturumunuz boyunca bir hatamız olduysa affola. Şimdi bilgisayarınızı kapatabilirsiniz. Nereye isterseniz oraya.” Estağfurullah, hata ne demek canım. Hatanız başgöz üstüne. Hata insana mahsustur. Hata elbet olur, elbet hoş görülür.

“Niye kapatıyorsunuz? Daha karpuz kesecektik.” Yok canım, karpuz mevsimine daha çok var. Hem bu karpuzu sanal âlemde mi keseceğiz? Çok sulu bir espri, sululuk yapan oturum. Çök karşımda sanal program, sistemini yitir.

“Her kapanan pencerenin ardından bir yenisi açılır. Yahu yoksa pencere değil de kapı mıydı?” Ümitvar olun. Her kapanan pencere bir sonrakine işarettir. Her dem yeniden doğarız. Bizden kim usanası?

“Şimdi kapanıyorum ama kullanırken sarf ettiğin sözleri anlamadım sanma. Bir daha ki oturumda sorarım ben sana.” Format atarım sana, virüs bulaştırırım bak! Artistlik yapıp hesap sorma! Ağzına yutabileceğin kadar lokma koy.
Kapanışın son cümlesi:
“Bir daha açtırmam bak!”
“Neyi?”
“Bayramlık ekranımı?”

Önceki İçerikDonuyok
Sonraki İçerikBu Dünyada Başınıza Gelen En Güzel Şey Nedir?
GÜRHAN GÜRSES Türk Dili Edebiyatı ve Felsefe bölümlerini bitirdi. "Yazan insan fark yaratır" diyerek kalemi eline aldı ve büyük bir aşkla yazmaya başladı. Şiir, hikâye, roman ve deneme türlerinde yazıları yayımlandı. Yerel ve ulusal gazete ve dergilerde, çeşitli edebiyat ve sanat sitelerinde denemeleri, hikayeleri, şiirleri ve fıkraları yayımlanmaktadır. Yeni Akit, Kamuajans, Başkentliler Haber, Yozgat Yeni Gün, Elazığ Yeni Ufuk Gazetesi, Karakoçan İlçe Haber gibi... Çeşitli edebi, kültürel ve sanat dergilerinde şiirleri, denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. DERGİLER: Divit Kalem, Bekir Abi, Ihlamur, Tefekkür, Yolcu, Sis, Ayı, Akaşa, Küllük, Telmih, Fatih E Dergi, Kalemlik, Yazık, Kirpi, Raf, Rıhtım, Mavi Yeşil, Öğretmenler Odası, Gözlük, Taşbina Fanzin, Hâlbuki, Yazı Yorum, Asilder, Sinada, Mukadderat, Müştak, Dümen, İdarecinin Sesi, Sahra,Teferrüc, Giz Edebiyat ve Sanat Dergisi, Hane-i Fanzin, Çerçi, Bizim Ece, Mütevazı, Kafkaevi, Jouska, İnfılak, Tebeşir İzi, Karakedi, Deruhte, Söylenti E Dergi, Üçüncü Yeni, Tetkik dergileri; SİTELER: Edebiyat Daima, Dergizan, Edebiyat Evi, Edebiyat Defteri, ANTOLOJİLER: Edebiyat Evi, Dergizan 1-2, Bizim Ece ve Dört Mevsim Antolojilerinde öyküleri, şiirleri yer aldı. 22. Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarına Elazığ'ı temsilen katıldı. 2012'de Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde MEB'İN düzenlemiş olduğu Toplam Kalite Çalışmaları kapsamında ekip olarak katıldıkları "İletişimde Sözün Doğrusu - En Güzel Türkçeyi Sen Konuş" çalışmalarıyla dört bin çalışma arasında Türkiye birinciliği kazandılar. Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Stüdyosunda birçok şiir programına imza attı. Ülke genelinde 8 Mart'ta çıkan olan kadına şiddete dikkat çekmek için yazılan"10 Yazar 10 Öykü KAHIRİSTAN" adlı kitaba Sidoma adlı uzun hikâyesi ile katıldı. Malatya Büyükşehir Belediyesinin "Kırmızı Hayatın Rengi Olsun" projesi kapsamında 44 şair ve yazarın katıldığı "Dünya Barışı ve Çocuk Hakları Antolojisinden yer aldı. Malatya, 44 Yazar ve 44 Küçük Ressamla Zamana Not Düştü antolojisinde yer aldı. Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonunun (BAŞKON) düzenlediği BAŞKENTİN EN İYİLERİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR etkinliğinde Anadolu'nun en iyi makale yazarı olarak ödüle layık görüldü. Kaptan’ın Defteri (roman), Sidoma (roman) ve Can Kırığı (şiir) olmak üzere üç kitabı bulunmaktadır. Halen Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde öğretmenlik yapmaktadır. Twiter: @gurhan_kaptan Face: https://www.facebook.com/gurhan.gurses.96 İnstagram: @gurhangurses1 Web: https://kaptaninsiirdefteri.com/ https://www.youtube.com/channel/UCwhWmJkvo968KUqH0sHbJFw Mail: gurhangurses1@hotmail.com Pinterest: @gurhangurses1

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.