Bir mektup yaz, dedi dostum. Ona halini beyan et. Utanırım. dedim. Çok oldu konuşmayalı, yazışmayalı neredeyse yıl oldu. Sevmiştir belki birisini, mutludur. Bozamam huzurunu, gölge olamam saadetine. Onun bu dünyada bir an için...
Kadın haykırıyordu çarşının ortasında: "Nankörsün evet nankör." diye. Gök gürlüyordu ama kadının sesi göğü bastırıyordu. Bir insan nasıl da ciğerden yanar, içten ağlar onu ispat ediyordu cümle âleme. Gürleyen gök sağanağa gebedir, kadın...
Radyo programındaydı Şair. Bir mikrofon ve aynı frekansı yakalayan niceleri... Onu bekliyordu herkes, şairi... Gelsin ahiri...Batıni ve zahiri ne varsa yüklüydü onun yüreğine! Sözleri zehirdi yeri geldi mi panzehirdi....
“Ay dilbere” çalıyordu fonda. Hüzün damardaydı, sevgilinin sesiyle enjekte ediliyordu doz doz. Sen de mi vuracaksın beni ey kader? Vurulmadık canım mı kaldı bu âlemde? Yok mu yaralıların şifası?
Bugün size bir hikâye anlatacağım. Yüreğinizin bam teline ayaklarımla basacağım.Zülfiyâre dokunacağım.İlk görev yerindeymiş öğretmenliğinin, Amasya’nın bir köyünde. Elmalar diyarı Amasya, şehzadeler. Elma kentin elma yetiştiren ücra bir köyünde bıyıkları yeni terlemiş, stajyer bir...
Boynunu büktü, gözlerini yere çevirdi ve güzelim uzun mu uzun simsiyah kirpiklerini yumdu. Etraf suspus, kuşlar lâl oldu; yapraklar hışırtısını, sular şırıltısını kesti.İnsana bir hâl olursa tabiatta ona...
Aynı parkta, aynı banktaydılar. Delikanlı elinde kırmızı bir gülle kıza bakıyordu. Kız da yüzünde iri bir dikenle delikanlıyı süzüyordu adeta. Delikanlı aylardır beklediği fırsatı yakalamıştı nihayet. Kızla buluşuyorlardı ilk kez. Nasıl başlayacağını...
Gökten inmişti, yoksa mutlaka onun gibisine rast gelirdim değil mi? Çarşıda, pazarda, sinemada, tiyatroda... Bir şekilde her yerde illaki denk gelirdik onunla: aşkta, sevdada şiirde, sazda, sözde...Ondan gayri...
Biliyor musun?”“Neyi?”“Ne zaman kuru fasulye görsem gözlerim dolar.”“Niye?”“Anlatayım. “
Ölsem, dedim bir gün ona, "Naparsın?"Nutku tutuldu, dondu kaldı. Elinde bir bardak vardı düştü kırıldı. Bir karga öttü. Bir rüzgar çıktı. Bir sala verildi.Düşünsene, şiirlerim yarım kalır. Hikayelerim… Konuştuklarım… En çok da sana...
