Bir çocuk vardı alışveriş merkezinin önünde. Elinde selpak, ayağında terlik, burnunda sümük, dudağında uçuk…Gözünde kapkara bulut ve üstünde eski püskü bir tişörtle duruyordu sessiz bir şekilde. Çalınmıştı çocukluğu besbelli. Parklarda oynayan çocukların sevinci yoktu, alınmıştı içindeki çocukluk hissi. Bir oyuncakçı dükkanının vitrinine bakıyor gibiydi yaşarken. Sebepsiz yitirmişti mutlu olmayı. Hiç gülmemiş, sevmemiş, sevilmemiş, özlenmemiş ve okşanmamış gibi duruyordu. Horozlu şeker tatmamış, bilyeleri olmamış, bisikleti rüyasında bile görmemiş gibiydi.
Bir çocuk vardı büyük mü büyük alışveriş merkezinin önünde. Büyük mü büyük insanlar geçiyordu yanında. Büyük mü büyük arabaları vardı onların. Bu dünyanın plastik çiçeklerine benziyorlardı, insanlık kokmuyorlardı, insanlık renginden uzaktılar. Çocuğu da bakışlarıyla bir kalemde uzağa attılar. Büyüklerin dünyasında çocuk olmak ölümden beterdi. “Abi allah rızası için bir selpak” diyecek takati yoktu. Sadece selpak diyordu o da susuzluktan çatlamış dudağı, açlıktan karnı beline yapışmış çelimsiz ve güçsüz haliyle.
Kuşlar uçuyor, dünya dönüyor, birileri tıksırıncaya kadar yiyor, çöpe ekmek atıyor ve insanlığı hiçe sayıyordu. Birilerinin sürekli zenginleştiği dünyada, birileri de aynı hızla fakirleşiyordu. Yırtıcı kuşlar dünyasında serçe yürekli bir çocuktu. Keskin ve sivri gagaların gölgesi altında yüreği pıt pıt atıyordu.
Başka bir çocuk geldi anne babasıyla. Üstü başı düzgün, potinleri parlaktı. Bir elinde oyuncak arabası, diğer elinde henüz açmadığı bisküvisi vardı. Görünce selpak satan çocuğu yanında aldı soluğu. Anne babanın sökmedi soluduğu, yetmedi gücü çocuğu tutmaya. Uzattı elindeki araba ve bisküviyi selpak satan çocuğa. Uzattı kalbindeki insanlığı sıcacık bir gülümsemeyle. Diğeri mahcup gözlerini kaldırdı yerden muhatabına. Elindeki selpakı uzattı dudağında alışık olmadığımız bir gülümseme ve gözlerinde daha önce şahit olmadığımız bir mutlulukla.
Dünyayı çocuklar kurtaracak, düzeltecek, yaşatacak eğer yaşayacaklarsa uzunca. Büyüklerin çocuk katili olduğu ve cehenneme çevirdiği bir dünyada şefkati, vicdanı ve merhameti görmek istiyorsanız eğer bir çocuğun gözlerine bakın. İnsanlığı merak ediyorsanız bir çocuğun yüreğine bakın.
Bir yanımız Narin çocuk… Bir yanımız Sıla bebek… Bir yanımız Diyarbakır… Bir yanımız Tekirdağ… Kuzeyi…
TELMİH DERGİSİ, SAYI 31, FİLİSTİN ÖZEL SAYISI Elimde hoparlör ile bir kamyonetin kasasında mahalle mahalle,…
TELMİH DERGİSİ, 32. SAYI, TELMİH SOHBETLERİ 1.Bize Gürhan GÜRSES'ten bahseder misiniz? İyilikten, güzellikten ve sevdadan…
Filistin ölü çocuklar ülkesi... Netanyahu da bu işin taşeronu. Ve onu alkışlarla karşılayan eller kurusun.…
Temmuzun insanı eriten sıcağında yüreğimize kar serinliği getirip bizi mutlu eden ve ikisi özel olmak…
This website uses cookies.