29 Ocak 2019
Karakoçan’da bir Alevi evimizin çarpıyla işaretlendiği dedikodusu üzerine ilçenin farklı kesimlerinin önde gelenleri, siyasi parti liderleri, sivil toplum kuruluşları, muhtarlar ortak bir basın açıklaması yaptı. İyi de yaptı, güzel de yaptı. Müfteriler iyi okuyun bunu bakın nerede basın açıklaması yapılıyor: “ALEVİ KÜLTÜR DERNEĞİ” önünde… Bundan büyük kapak olur mu size? Yüreğiniz, diliniz dert görmesin ilçe halkım, aklınıza fikrinize sağlık. İlçeme yakışan da budur. Duruşuna hastayım Karakoçan! Boyuna bosuna… Düşmana karşı vermiş olduğun birliktelik pozuna kurbanım Karakoçan. Yalnız ve güzel ilçemin bir atan yürekleri, bir olan bilekleri ve bir tutulan dilekleri kardeşlik üzerinedir, birlik beraberlik üzerinedir. Ayrımcılık mümkün değildir. Bizim şarkımız daha güzel bir Karakoçan içindir. Herkesin düşüncesi de böyledir her kesimin dileği de…Buna ancak bizi tanımayanlar inanabilir. Ama bizi tanıdıktan sonra da bunun bal gibi de iftira olduğuna kolayca ikna olur. Bu ilçeyi karıştırmaya kimsenin gücü yetmez. Çünkü halk etle kemik gibidir ilçemizde. Ayrılamaz, bölünemez. Siz Karakoçan’ı hecelerine ayırmaya kalksanız bile bunu yapamazsınız. Karakoçanlı merttir, namertlik yapmaz. Karakoçanlı doğrudur, yanlışa sapmaz. Karakoçanlı iyidir, kötülüğe müsamaha tanımaz. Karakoçanlı güzeldir, çirkinliğe bulaşmaz. Biz yedi renkli gülüz, her renk bizde en güzel renktir, en güzel kokudur. Bu birliktelik müfterilere en büyük korkudur işte. Karakoçanlı dostluğun da düşmanlığın da erkekçe olmasını ister. Haklı olduğu davada zerre geri adım atmaz. Müfteriye prim tanımaz, çamur atana alkış tutmaz, küfredene sabretmez. Hele ayrımcılık yapanı asla barındırmaz. Bunun lafının dahi edilmesine razı olmaz. Karakoçanlı inanca müdahale etmez. Kim hangi dille konuşur ilgilenmez. Bu Alevi’dir, bu Sünni’dir bakmaz. Bu Kürt’tür, bu Türk’tür önemsemez. İnsanına iyi olsun kâfidir, der. Ülkesine dürüst olsun yeter, der. Karakoçan budur işte! Biz bilmeyiz kim Alevi’dir, kim Sünni’dir. Kim Türk’tür, kim Kürt’tür. Herkes candır, herkes yaratılandır aşkla. Bunadır saygımız, insan olana, insan kalabilene…Gidin işinize. Tanımadığınız bir ilçenin halkını böyle basit suçlarla karalamayın. Çünkü bizde bu isnat ettiğiniz suç yoktur. Olamaz da…Biz kalplere çentik atarız kapılara değil. Güzel ilçemin artılarını işaretleriz. Güzelliklerini ifade ederiz. Düşmanlığımız dahi taziyelerimize gitmemize engel değildir. Kırgınlığımız dahi pazara kadardır, mezara kadar değildir. Uzak durun ilçemden. Alın başınıza çalın iftiranızı. Karalama üzerine kurduğunuz cümleleri alıp def olun. Kardeşliğimizin önüne ne ırk geçer, ne din geçer, ne dil geçer, ne de başka bir şey…İnanın Karakoçan bu konuda bambaşka bir yer. Başka başka olmasa fikirler, nasıl vücut bulur güzellikler? Bizler özde insan olanların yaşadığı bir ilçeyiz. Sözde insan olanların değil!
GÜRHAN GÜRSES