Boynunu büktü, gözlerini yere çevirdi ve güzelim uzun mu uzun simsiyah kirpiklerini yumdu. Etraf suspus, kuşlar lâl oldu; yapraklar hışırtısını, sular şırıltısını kesti.

İnsana bir hâl olursa tabiatta ona uyum sağlıyor. Hüzün kesilmişse insan baştan ayağa, tabiatta hüzün kesiliyor: Yapraklar sararıyor, gök kararıyor, kuşlar ölüyor. Tefekküre daldı. “Bana susuyorsun ve benden kaçıyorsun!” demişti ona. Oysa: “Seni sevmemi istiyorsun, seninle olmamı ve yarına dair umutlu olmamızı ama bunlar mümkün değil. Kalbi hiçbir şey hissetmiyorum ne sana ne de bir başkasına.” demişti.

Dünyası nasıl yıkılır bir adamın, ufku nasıl kararır, ömrü nasıl biter? Onun  en güzel resmiydi adam. Bazen sonunu düşünmeden söylediğiniz sözler öldürücü olur. Belki kötü niyetle söylememişsindir ama yaydan çıkan ok asla geri dönmez. Kalbini hedefinize koyduğunuz illaki vurulur. Çünkü sevdiği kadının karşısında savunmasız, çaresiz ve kopkoyu bir yalnızlık içerisindedir. Kaybedecek hiçbir şeyi yoktur. Kadının sözleri onun ruhunda kasırgalar yaratmış, yerle bir olmuştu kalbi.  Adam: “Yapma!” diyebildi kadına. Takati yoktu başka söze. Taş olmuş bir yüreği merhem sürerek yumuşatamazsınız. Yıkılmıştı bir duvar gibi, bir kağıt gibi yırtılmış, bir dal gibi kırılmıştı.

“Yapma gözünü sevdiğim, etme yürüyüşüne hayran olduğum, sözünü beğendiğim, özüne kurban olduğum.”  diyemedi bütün bunları! “Kader ve nasip!” dedi kadın. “Bu dünyada olmadı.” diye de noktayı koydu kendince. “Bu dünyada olmadıysa öbür dünyada olur.” dedi adam büyük bir iştiyak, umut ve kararlılıkla. Sevdiği kadın için ölmeyi dahi göze alıyordu.

“Seni orada bekliyor olmak burada beklemekten daha kolay!” diyordu usulca. Göğsüne bir sancı girdi adamın. Gerisi ambulans sireni, ilaç kokusu, serum iğnesi… Göğsü inip kalkıyor, biri kalp masajı yapıyordu. Bir hayal belirdi gözlerinin önünde, elini uzatıyordu ona. Saçları simsiyahtı, gözleri, kaşları, kirpikleri…Yüzü “ay” gülüşüyse  ömre doğan “güneş” gibiydi. “Kaderim ve nasibim gel bana!” diyordu hayal meyal. Adam çırpınıyordu ona vasıl olmak için. Göğsü inip kalkıyor, soluğu kesiliyordu.

Gözlerinde irice bir gözyaşı belirdi, bir gülümseme gelip kondu dudağına. Adam ağzını açtı: “Ay ve güneş” dedi, kimse bir şey anlamadı.

Bir kargaşa çıktı o an. Hayal yok olup gitti. Bir bağırtı, acı bir çığlık… Nihayetinde bu hengamede ve can pazarında : “Dönmedi!”  diye bir ses duydu son kez. Doktor bırakmıştı kalp masajını.

GÜRHAN GÜRSES

Önceki İçerikHAYIRLISI
Sonraki İçerikİNŞİRAH
GÜRHAN GÜRSES Türk Dili Edebiyatı ve Felsefe bölümlerini bitirdi. "Yazan insan fark yaratır" diyerek kalemi eline aldı ve büyük bir aşkla yazmaya başladı. Şiir, hikâye, roman ve deneme türlerinde yazıları yayımlandı. Yerel ve ulusal gazete ve dergilerde, çeşitli edebiyat ve sanat sitelerinde denemeleri, hikayeleri, şiirleri ve fıkraları yayımlanmaktadır. Yeni Akit, Kamuajans, Başkentliler Haber, Yozgat Yeni Gün, Elazığ Yeni Ufuk Gazetesi, Karakoçan İlçe Haber gibi... Çeşitli edebi, kültürel ve sanat dergilerinde şiirleri, denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. DERGİLER: Divit Kalem, Bekir Abi, Ihlamur, Tefekkür, Yolcu, Sis, Ayı, Akaşa, Küllük, Telmih, Fatih E Dergi, Kalemlik, Yazık, Kirpi, Raf, Rıhtım, Mavi Yeşil, Öğretmenler Odası, Gözlük, Taşbina Fanzin, Hâlbuki, Yazı Yorum, Asilder, Sinada, Mukadderat, Müştak, Dümen, İdarecinin Sesi, Sahra,Teferrüc, Giz Edebiyat ve Sanat Dergisi, Hane-i Fanzin, Çerçi, Bizim Ece, Mütevazı, Kafkaevi, Jouska, İnfılak, Tebeşir İzi, Karakedi, Deruhte, Söylenti E Dergi, Üçüncü Yeni, Tetkik dergileri; SİTELER: Edebiyat Daima, Dergizan, Edebiyat Evi, Edebiyat Defteri, ANTOLOJİLER: Edebiyat Evi, Dergizan 1-2, Bizim Ece ve Dört Mevsim Antolojilerinde öyküleri, şiirleri yer aldı. 22. Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarına Elazığ'ı temsilen katıldı. 2012'de Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde MEB'İN düzenlemiş olduğu Toplam Kalite Çalışmaları kapsamında ekip olarak katıldıkları "İletişimde Sözün Doğrusu - En Güzel Türkçeyi Sen Konuş" çalışmalarıyla dört bin çalışma arasında Türkiye birinciliği kazandılar. Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Stüdyosunda birçok şiir programına imza attı. Ülke genelinde 8 Mart'ta çıkan olan kadına şiddete dikkat çekmek için yazılan"10 Yazar 10 Öykü KAHIRİSTAN" adlı kitaba Sidoma adlı uzun hikâyesi ile katıldı. Malatya Büyükşehir Belediyesinin "Kırmızı Hayatın Rengi Olsun" projesi kapsamında 44 şair ve yazarın katıldığı "Dünya Barışı ve Çocuk Hakları Antolojisinden yer aldı. Malatya, 44 Yazar ve 44 Küçük Ressamla Zamana Not Düştü antolojisinde yer aldı. Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonunun (BAŞKON) düzenlediği BAŞKENTİN EN İYİLERİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR etkinliğinde Anadolu'nun en iyi makale yazarı olarak ödüle layık görüldü. Kaptan’ın Defteri (roman), Sidoma (roman) ve Can Kırığı (şiir) olmak üzere üç kitabı bulunmaktadır. Halen Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde öğretmenlik yapmaktadır. Twiter: @gurhan_kaptan Face: https://www.facebook.com/gurhan.gurses.96 İnstagram: @gurhangurses1 Web: https://kaptaninsiirdefteri.com/ https://www.youtube.com/channel/UCwhWmJkvo968KUqH0sHbJFw Mail: gurhangurses1@hotmail.com Pinterest: @gurhangurses1

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.