Kadın sana bir şey diyeceğim
Öyle eften püften bir şey değil
Havada tüy, suda kabarcık, yerde toz gibi bir şey değil
Yok yok öyle basite alma, bedava da değil
Kalpte iman, akılda daimi kalan
Kader gibi bir şey, nadirattan bir şey
Her ağızda sakız olmayan, her elde oyuncak
Her boyunda gerdan
Kadın bendeki adın, dua gibidir inan
Varlığın şükür gibidir
Çok daha başka bir şey diyeceğim
Az yaklaş, çok ehemmiyetli inan
Hayat memat meselesi
Öyle ucuz değil, elden düşme de değil
Garipseme, tuhafsama sakın
Güzelim gözlerini açıp da şaşma
Bakma öyle cilveli yakma beni
Şimşek olma çarpma beni
Kadın, sana bir şey diyeceğim
İçim yangın yeridir, dışım huzurun adresidir
Göğsüm başını koyduğun yastıktır
Yok yok bunlar değil demek istediğim
Gönlüm sana meyletmiş
Gözlerim sana mimlenmiş
Aklım çivi gibi çakılmış, kalbim kilitlenmiş
Başka bir şeydir ima ettiğim
Az dur hele diyeceğim sana ağız dolusu
Giremedim ki mevzuya
Diyeceğim ama sen bekle az biraz
Kadın, niye geldim bu dünyaya?
Neden ete kemiğe büründüm
Uzun yıllar süründüm, hüzne büründüm
Dalgalandım duruldum
Ben bir tek sana vuruldum
Demek istediğim daha başka
Daha az söz, daha çok mana
Sayfalarca değil meramım
Bir dize, belki de berceste
Kalbimdesin deste deste
Mısraıazadem, yekahengim, kalb dengim
Kadın
Aşkın denizinde boy vermeye kalktım boğuldum
Aşkın ateşinde yanmaya kalktım küle döndüm
Aşkın dergahında efendi olmaya kalktım köle oldum
Daha ne’n olayım bırak o olayım
Taş mı dersin evinin temelinde
Yaş mı dersin gözünün ortasında
Kaş mı dersin üstünde kirpiğinin
Bir çiçek kokmak için gelir, bir kuş ötmek için
Bir bulut yağmak için, bir aşık ağlamak için
Yaklaşıyorum diyeceğim şeye
Ayak sesinden tanırım hislerimin
Tam tekmil sana yürüyorum şu an hissediyor musun
Tedbirini alıyor musun yahut kısmet neyse
Gelsin başıma mı diyorsun
Birazdan yağacağım sana nisan yağmuru gibi
Şemsiyeni mi açacaksın, rahmet deyip ıslanacak mısın
Kadın, sana bir şey diyeceğim
Sorgularken geceler boyu kendimi
Katar katar olurken çileler
Katrana dönerken uykularım
Kan ağlarken yüreğim
Karalar bağlarken başım
Zehre dönerken aşım
Kâmile ererken yaşım
Dilimde biterken tüy
Dağarcığımda tükenirken kelimeler
Cümlelerim güdük kalırken güzelliğinin karşısında
Lal olurken dilim başka sevmelere
Sağır kesilirken kulağım başka seslere
Kör olurken gözlerim başka güzellere
Of diye çekmeye başlarken içimi mütemadiyen
Sana geldim hem ruhen hem bedenen
Kadın meramım şu, sadede geleyim
Sordum rabbime bitmez fikir çileleri içinde
Kâh cehennem ateşinde kâh cennet bağında
Bir ah yangınında suya hasret kaldım
Bir aşk çölünde Leyla’ya kanar oldum
Dağ koydular önüme kazma verdiler elime
Kaz dediler bul içindeki derde şifayı
Dışta aradım ben yıllarca içimdeki sese cevabı
Kaşta aradım başta aradım yaşta aradım
Gözde aradım sözde aradım özde aradım
Kapıya baktım bahçeye baktım
Geceye baktım gündüze baktım
Üşüdüm canımı yaktım
Üzüldüm kalbimi kırdım
Ben bi’ tek sende buldum huzuru
Yok saydım yaşarken girdiğim kuburu
Kadın sana bir şey diyecğim
Bu öyle bir şey ki her şeyi içine alan bir şey
Kocaman devasa
Varlığın manası belki de benim için
Hazır mısın, o zaman aç kulağını
Bir daha duymayacaksın çünkü bunu
Bir açımlık çiçek gibi düşün ama tek sana
Bir doğumluk güneş gibi farz et ama tek sana
Bir atımlık kurşun gibi bil ama yüreğine
Bir öpümlük dudak gibi say dudağına
Kadın söylüyorum işte ömrümün sebebihikmetini
Varlığımın manasını ve hüviyetini, canımın ihtivasını
“Seni sevmek için geldim dünyaya
Seni sevmek için geldim dünyaya”