Üç kişiydiler: Merhume İkbal ve Ayşenur bir de cehennemlik cani Semih…
Üç kişiydiler: iki sapık, bir genç kız. Güpegündüz Beyoğlu’nda sokak ortasında cinsel saldırıda bulunuyorlar genç bir kıza.
Suçluların evvelliyatı da kabarık ama toplum içinde dolaşıp istedikleri şekilde hareket ediyorlar. Taşları bağlanıp köpekleri salınan köy gibi olduk. Tasmasız caniler salyalı ağızlarıyla ve zehirli beyinleriyle volta atıyorlar. “Hoşt!” deseniz hemen saldırıyorlar. “Hoş” baksanız bugüne kadar düzelmediler ki bundan sonrası için de düzelsinler. İçeride olması icap edenler de dışarıda, hastanede tutulması gerekenler de. Kimin paltosunda ne gizli bilmiyoruz: satır mı tabanca mı bıçak mı?
Eğitim bozulursa… Adalet sarsılırsa… Ekonomi kötü olursa… Uzar gider bu liste ama bana göre öncelikli olanlar bunlar. Kimi dinden noksan der, kimi dizi filmlerden etkileniyorlar der, kimisi de aile der. Herkes illaki bir şey der ama herkesin şapkasını önüne koyup şunu söylemesi gerek: “Kim dur diyecek buna?” Var mı cevabınız?
Ahlaksız bireyler sokaklarda, neye inandığı belli olmayan fertler ortalıkta, cana kastetmeyi marifet kabul edenler sahnede… İyi de bu ülkede kime sorsan kendisini merhametli, adaletli, liyakatli ve Allah’tan korkar şekilde vasıflandırır. Hep birileri kötü… Birileri sapık… Birileri katil… Çocuğunu problemli görmüyor kimse, yanlışını kabullenmiyor. Tam aksine ona destek veriyor ve hasır altı ediyor sorunları. Şimdi bu cani ve mütecavizler neden sokakta diye sorsam… Mantığım almıyor bir türlü. Suçlu suçludur ve cezasını çekmelidir. Kadınlar, çocuklar niye sokağa çıkmaktan korkar olsun ki? Çocukluğu gece yarılarına kadar sokakta oynamakla geçenlerin çocukları bugün gündüz sokağa çıkmaktan korkar hale geldi. Değişen ne?
Kediler, köpekler niye sokakta diye soruyoruz, peki bunca ite niye demiyoruz? İnsandan daha tehlikeli bir canlı var mı yeryüzünde? Bir toplum artık evladına sahip çıkamıyor. Çocuğu problemliyse ve bu problem gittikçe büyüyüp başa bela oluyorsa ne yapabilir o ebevynler? Sorunlu çocuklar, psikopat gençler, inançsız serseriler… Uyuşturucunun elinde ziyan olup gidenler, madde kullanımının ahirinde insanlığını yitirenler… Herkes çocuğuna sahip çıksın! Benden uzak diye düşünmeyin tüm bu olup bitenleri.
Ahlak yerle bir… Vicdan hak getire… Merhamet sözlüklerde bile silindi. İnsanlık rahmetli oldu. Suç ve ceza… Biri çokça, diğeri hiç yok. Meydan ipini koparanlara kaldı. İstedikleri gibi at koşturanlara, racon kesip posta koyanlara ve it dalaşı yapanlara…
Çarşıda pazarda, dolmuşta otobüste tartışmayın kimseyle daha. Kızlarınızın nerede ve kimlerle olduğunu mutlaka takip edin. Madde kullanımı ve uyuşturucu konusunda takip edin çocuklarınızı. “Benim çocuğum yapmaz.” demeyin, sakın! Çocuklarınızın kimlerle arkadaş olduklarını bilin ve nerede takıldıklarını, olduklarını…Öyle bir vakte geldik ki psikopatlar, manyaklar, sapıklar, katiller ortalıkta cirit atıyor. Müeeyideler onları hapsetmiyor. O zaman toplumun sağlıklı kesimini içeri tıksınlar ki böylesi acılar yaşanmasın! Herkesin kesip biçtiği, atıp tuttuğu bir yerde tabii ki masumlar kurban olur. Çünkü masumları koruyacak bir güç yok, kuzular kurtlarla dolaşıyor modern çağın caddelerinde.
Eski mahalle kültüründe yabancı giremezdi mahalleye. Mahallenin hatta sokağın abileri vardı. Sokağınızdaki ucubeleri uzaklaştırın. Okulları güçlü kılmanın ve çocuklarınızı okulda tutmanın yollarını arayın. Mümkünse eskiden olduğu gibi mahalle mektepleri olsun. Herkes kendi mahallesindeki mektebe gitsin. Bir cinnethanedeyiz sanki. Her taraf kan kokuyor. Oysa gül kokan çocuklarımız vardı.
Katil Semih; akıl hastalığı nedeniyle 5 kez hastanede tedavi görmüş, 2 kez hakkında kayıp ilanı verilmiş ve 1 kez de intihar teşebbüsünde bulunmuş. Diğer iki sapığın da daha önceden cinsel saldırıdan dosyaları var. Soruyorum şimdi: “Peki bu caniler neden dışarıdalar?”
İkbal’in annesi görünce yavrusunun kesik başını “Kızım ne yaptılar sana? İkbaallll….” diye paraladı kendini. Allah yeryüzündeki hiçbir anneye böylesi bir acıyı yaşatmasın. Şimdi bizim de yüreğimiz yırtıldı boydan boya. Bir annenin feryadı tüm Türkiye’nin kulağında…
Bir yanımız Narin çocuk… Bir yanımız Sıla bebek… Bir yanımız Diyarbakır… Bir yanımız Tekirdağ… Kuzeyi…
Bir çocuk vardı alışveriş merkezinin önünde. Elinde selpak, ayağında terlik, burnunda sümük, dudağında uçuk…Gözünde kapkara…
TELMİH DERGİSİ, SAYI 31, FİLİSTİN ÖZEL SAYISI Elimde hoparlör ile bir kamyonetin kasasında mahalle mahalle,…
TELMİH DERGİSİ, 32. SAYI, TELMİH SOHBETLERİ 1.Bize Gürhan GÜRSES'ten bahseder misiniz? İyilikten, güzellikten ve sevdadan…
Filistin ölü çocuklar ülkesi... Netanyahu da bu işin taşeronu. Ve onu alkışlarla karşılayan eller kurusun.…
This website uses cookies.