SIYRIK DERGİSİ, 8. SAYI

– Uzak durmak en iyisi dedi senden çünkü sana iyi gelmiyorum. Ne kadar özlediğimi görmüyordu, nasıl kavrulduğumu… Bir avuç su olmasını beklerken yarılmış dudaklarıma çöl oluyordu isteyerek.

Nasıl istersen öyle olsun. dedim. Aslında paslı bir bıçakla göğsümü yarıp kaburgalarımı parçalayıp göstermek isterdim yüreğimi.

Göğüme mavi ve saksıma çiçek olduğunu bilemezdi ki! Hep uzakta durmayı seçiyordu. Yağmurumda ıslanmamıştı ki güneşim de kurulansın. Bir ah çektim, bir daha öldüm. Kaç kere öldüğümü ben bile bilmiyorum.

– Böyle daha iyiyiz. dedi. Sen iyisin diyemedi dilim, sen mutlusun. Her yazın sonu kıştır bana. Her gülüşün ahiri gözyaşı, her sevincin ardı kahır… Uzak durmak iyi geliyorsa bu dinmez sancı nedir yüreğimde? Gözlerimdeki sen, aklımdaki…

İyi olmamız için uzak durmamız gerekmiyor.Kol kola da olalım demiyorum, el ele de…Yan yana olalım her zaman, sırt sırta… Hüzne kulaç atalım, acıya rest çekelim. Volta atalım serseriliğe… Aynı ufka bakalım, aynı çiçeği koklayalım, aynı filmi izleyelim, aynı şarkıyı mırıldanalım. Uzakta olmaz bütün bunlar, ayrılıkta hiç olmaz.

– Seni üzüyorum. dedi, yan yana olunca. – Sen Mecnun’u bilmiyorsun değil mi? Leyla’nın kahrı da hoş ona zahmeti de, eziyeti de. Her şeyi kabulüdür Leyla’nın Mecnun’a. Şifa niyetinedir hüzün Mecnunlara. Ayaklarının altı şişmeden bir dağa çıkabilir misin? Eline diken batmadan bir güle ulaşabilir misin dalında? Islanmadan balık tutabilir misin? Terlemeden maçı kazanabilir misin?

Seviyorsa bir insan neden uzak dursun ki sevdiğinden? Çiçeği seviyorsun, onu koklamamak için bir yasak mı var? Buz gibi bir kaynak suyu gördün, içmemek için bir sorun mu var? Şuna geliyorum sevgili! Bir an için bile olsun senden ayrı kalmaya takatim mi var? Gözlerine bakıp yelken indirmeye, kirpiklerine takılıp can çekişmeye, dudaklarını hayal edip abı hayat içmeye bir mahzurum mu var?

Hem bana iyi gelmediğini söylüyorsun. İspatın var mı? Aklıma mı girdin, kalbime mi indin! Bana iyi geldiğini ispat etmem için gelip de seni öpmem mi icap eder? Çiçek, topraktan ayrı kalmaz, kuş gökten, bahar yazdan… Uzaklığının ayazında uyuz olmuş it gibi titriyorum. Beni vurmak için andın mı var?

Can dediğin kuştur ufacık esintide uçacaktır. Kan dediğin hayattır, damarlarında illaki akacaktır. Çukurdayım boylu boyunca. Üzerime toprak atılmasını bekliyorum. Fatiha okunmasını… Uzaktan sevmeye devam et, kaçak dövüşmeye… Uzaklığın soğuk tuttuğu anlar da olur, sıcak tuttuğu anlar da. Bana düşen soğuk kısmı, hazin kısmı… Sana düşen sıcak yanı, güzel olanı…

– Böyle daha iyiyiz, yan yana gelince tartışıyoruz. dedi yine.İçimdeki yangına rüzgâr olduğunu anlamıyordu. Dağıma kar, ömrüme yar olduğunu göremiyordu. Taze yaralar açıyordu ruhumda. Merhem olduğunu bilmiyordu.

– Ne diyorsan o olsun. dedim. Hüzünlüydü sesim, gücüm yoktu. Göğe baktım, bulut doldu. Çiçeğe baktım çiçek soldu. Cama baktım cam yandı. Cana baktım can paramparça oldu.

GÜRHAN GÜRSES

Önceki İçerikAYIPTIR SÖYLEMESİ
Sonraki İçerikAKSA TUFANI
GÜRHAN GÜRSES Türk Dili Edebiyatı ve Felsefe bölümlerini bitirdi. "Yazan insan fark yaratır" diyerek kalemi eline aldı ve büyük bir aşkla yazmaya başladı. Şiir, hikâye, roman ve deneme türlerinde yazıları yayımlandı. Yerel ve ulusal gazete ve dergilerde, çeşitli edebiyat ve sanat sitelerinde denemeleri, hikayeleri, şiirleri ve fıkraları yayımlanmaktadır. Yeni Akit, Kamuajans, Başkentliler Haber, Yozgat Yeni Gün, Elazığ Yeni Ufuk Gazetesi, Karakoçan İlçe Haber gibi... Çeşitli edebi, kültürel ve sanat dergilerinde şiirleri, denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. DERGİLER: Divit Kalem, Bekir Abi, Ihlamur, Tefekkür, Yolcu, Sis, Ayı, Akaşa, Küllük, Telmih, Fatih E Dergi, Kalemlik, Yazık, Kirpi, Raf, Rıhtım, Mavi Yeşil, Öğretmenler Odası, Gözlük, Taşbina Fanzin, Hâlbuki, Yazı Yorum, Asilder, Sinada, Mukadderat, Müştak, Dümen, İdarecinin Sesi, Sahra,Teferrüc, Giz Edebiyat ve Sanat Dergisi, Hane-i Fanzin, Çerçi, Bizim Ece, Mütevazı, Kafkaevi, Jouska, İnfılak, Tebeşir İzi, Karakedi, Deruhte, Söylenti E Dergi, Üçüncü Yeni, Tetkik dergileri; SİTELER: Edebiyat Daima, Dergizan, Edebiyat Evi, Edebiyat Defteri, ANTOLOJİLER: Edebiyat Evi, Dergizan 1-2, Bizim Ece ve Dört Mevsim Antolojilerinde öyküleri, şiirleri yer aldı. 22. Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarına Elazığ'ı temsilen katıldı. 2012'de Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde MEB'İN düzenlemiş olduğu Toplam Kalite Çalışmaları kapsamında ekip olarak katıldıkları "İletişimde Sözün Doğrusu - En Güzel Türkçeyi Sen Konuş" çalışmalarıyla dört bin çalışma arasında Türkiye birinciliği kazandılar. Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Stüdyosunda birçok şiir programına imza attı. Ülke genelinde 8 Mart'ta çıkan olan kadına şiddete dikkat çekmek için yazılan"10 Yazar 10 Öykü KAHIRİSTAN" adlı kitaba Sidoma adlı uzun hikâyesi ile katıldı. Malatya Büyükşehir Belediyesinin "Kırmızı Hayatın Rengi Olsun" projesi kapsamında 44 şair ve yazarın katıldığı "Dünya Barışı ve Çocuk Hakları Antolojisinden yer aldı. Malatya, 44 Yazar ve 44 Küçük Ressamla Zamana Not Düştü antolojisinde yer aldı. Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonunun (BAŞKON) düzenlediği BAŞKENTİN EN İYİLERİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR etkinliğinde Anadolu'nun en iyi makale yazarı olarak ödüle layık görüldü. Kaptan’ın Defteri (roman), Sidoma (roman) ve Can Kırığı (şiir) olmak üzere üç kitabı bulunmaktadır. Halen Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde öğretmenlik yapmaktadır. Twiter: @gurhan_kaptan Face: https://www.facebook.com/gurhan.gurses.96 İnstagram: @gurhangurses1 Web: https://kaptaninsiirdefteri.com/ https://www.youtube.com/channel/UCwhWmJkvo968KUqH0sHbJFw Mail: gurhangurses1@hotmail.com Pinterest: @gurhangurses1

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.