“Yuvamsın” deyince kuş olup kucağına konasım geldi. Başına çiçeklerden bir taç yapıp takasım, alnından üç kere öpesim, ellerinden tutup ardımdan sürükleyesim geldi gittiğim her yere. Onun rüzgarı olup taşıyasım geldi olduğum yere. Güneşi olup ısıtasım geldi yalnızlıktan üşüdüğü her an.

“Sen de benim yuvamsın.” diye karşılık verdim. İnsan ait olduğu yere yuvam der. Olduğu yere aşina olmayabilir, kaldığı noktaya sığmayabilir, yaşadığı mekana sığınamayabilir ama bir kalbe sığınıp sığabilir.  O da demek ki kalbime sığındı ürkek bir kırlangıç gibi. Yuvası bildi, yatağı, yorganı… O madem  bu zarafeti gösterdi,  bana da ona ardına kadar açmak kaldı kapısını kalbimin. Hem kilitli değil ki kalp kapısı, girmesini bilene, hak edene açıktır ve kalbin en güzel yerinde yer vardır.

İnsan kelimelere anlam yüklemeyi unuttu. Eşyaya, mala, mülke ve paraya anlam yükledi. Bu yüzden durup ince şeyleri anlamaya da vakti yok kimsenin. Bir çiçeği kurutup saklamanın inceliğini unuttu. Mum yakıp müzik dinlemenin tadını yitirdi. Şehre nazır yüksek bir yerde oturup kahve içmenin hazzını kaybetti. Şimdi kalkıp da paraya ehemmiyet veren birisine çiçeklerden bahsetmenin bir anlamı var mıdır? Bütün dünyası mal mülk olana birisine “Gel kalbim yuvandır.” demek abesle iştigal etmek değil de nedir?

“Yuvamsın.” deyince sevinçten uçtum da o yârin kalbine kondum. Saadetim olduğunu söyledim ona, bahtiyarlığım, şadlığım… Ona dağarcığımdaki bütün kelimelerle seslenmek  istediğimi ve inciden bir gerdan gibi sözlerimi onun boynuna dizmek istediğimi ifade ettim. O kadar mutlu oldu ki! Gözlerinden ışıklar yansıdı karanlıktaki gözlere. Tabii ki baykuş olanlar hoşlanmaz ki aydınlıktan ama bana kutup ışıkları gibi geliyor onun her bir bakışı.

İnsan içten söyledi mi  sözünü karlar erir, taş duvarlar çözülür. Hissederek beyan etti mi içini ve hissettirdi mi duygularını işte o zaman yuvam dediği kişiyi teslim alır. “Sen o kadar güzel bakıyorsun ki bana.” dedim ona. “Bu bakışın sakın bitmesin. Esirgeme bir an bile olsa sevgini şu acizden. Sana sevmekten gayri ne verebilirim ki? Birkaç özge sözden başka sermayem de yoktur. Seni çok güzel severim mesela. Bir çiçek gördüm mü sen diye koklarım. Şarkı yollarım içinde biz olan. Bir filmde bulurum seni belki de paylaşırım seninle o filmi. Leylim leylim derim Ahmet Arif gibi altı çizili satırlarımız olur onlarca. Sokağının duvarlarına adını yazarim sprey boyayla. Sabah uyandığında anlarsın sende gecelediğimi. Hayalimde üstünü örttüğümü, hasret içinde kaldığımda sımsıkı sarıldığımı. Nefesimin izi durur ensende, omuzunda öpücüğüm, teninde kokum…”  Ben böyle içim içime sığmadan konuştuğum ve ona koştuğum vakit o da bana hayran hayran bakadururdu.  “Bin kere yuvamsın işte, bal gibi de!” diye haykırdı ansızın. “Sus!” dedim “Bir duyan olacak, sana laf söyleyenler çıkacak, zorda koyacak… Sakınırım seni kem gözden, şer sözden, mayası bozuk özden.” dedim.   “Bana karışma!” dedi,  “Duygularımla varım ben. Düşünmem ne olduğunu, kim olduğunu. Yuvam demişsem oturur kurulurum ulu orta. Sarılırım boylu boyunca. Öperim tutkulu bir biçimde, kokunu çekerim dibine kadar. Burada sen de benim mantığım ol işte. Korur gözetirsin beni.”

“Ah!”  dedim, “Sen bende o kadar özgürsün ki. Ben de sende özgür olacağım elbet bir gün lakin o güne kadar da tetikte olmam icap eder. Sen böylesine serazat dolanıp dur bahçemde,  ben de kökü bahçeye yayılmış bir çınar gibi sapasağlam durayım arkanda. Sırtını daya bana, omuzunu yasla, başını koy göğsüme. Yuvansam ipek döşeğin olurum, sırma dantelli yastığın, çiçekli örtün… Mis gibi kokarım sana, kirpiklerini öpüp yumarım seni huzurla uykuya.”  Anladım ki ben konuştukça o yükseliyordu bana içten içe. Kaynıyordu adeta, taşıyordu, sığmıyordu zamana, mekâna. “Her şey sonsuz bir rüya gibi geliyor bana, sen essah mısın? Yani var mısın? Yani demek istediğim şu:  Bugüne kadar neredeydin?”  diye döktü içinde her ne varsa.

Derin bir of çektim o böyle sıralayınca özlem kokulu sözlerini. Hayran hayran baktım ona. Kirpiklerini indirdi yere doğru mahcubiyetten. Çenesinden tuttum kaldırdım başını. “Sakın!”  dedim “Benim yanımda o göz yere bakamaz, o baş inemez. Utanılacak bir şey yapmıyoruz. Safi seviyoruz, çıkarsız, hudutsuz, hesapsız kitapsız.” Frekansımız o kadar çok uyuşuyordu ki!Anlıyorduk birbirimizi.  

“Seni çok ama çok seviyorum  ve inan bana her geçen gün daha da büyüyor bu sevgi.”  dedi. Ah canım sevgilim diye geçirdim içimden. “Ya benim sana olan sevgime ne demeli? Seviyorum diyorum, beter ol diyorsun.  Böyle bedduaya amin diyorum. Özlüyorum diyorum iyi olmuş diyorsun. Şunu bilmelisin ki bedduaların tutabilir!”  yaramaz bir şekilde güldü ben böyle deyince. “Oh canıma değsin.” diye de koydu postasını  sonra.

“Fuzuli’yi duydun mu?” dedim ona. “Hayır?” dedi, “Neden?” diye de ekledi. “Aşiyan  sözcüğünü biliyor musun?” dedim. “Hayır onu da ilk defa duydum ama neden?” diye üsteledi. “Aşiyan yuva demektir. Sen yuvamsın deyince geldi aklıma. Fuzuli’nin de muhteşem bir beyti  var yuvamla ilgili onu söylemek istiyorum sana ve bunu söyledikten sonra susuyoruz daha tamam mı?” bunu emrivaki bir şekilde söyleyince o da usulca “ Tamam.” dedi.

Aşiyân-ı mürg-i dil zülf-i perişanındadır.
Kande olsan ey peri gönlüm senin yanındadır.  
Günümüz Türkçesiyle açıklarsak eğer şunu söylemek istemiş ıstırap şairimiz: Gönül kuşunun yuvası dağınık saçlarının içindedir. Ey peri, ben nerede olsam gönlüm senin yanındadır.

Gönlüm ebedi senin yanındadır, bil bunu lütfen.

Asla unutma!

Önceki İçerikYÜREĞİN YORGUNLUK GÖRMESİN
Sonraki İçerikPostacı
GÜRHAN GÜRSES Türk Dili Edebiyatı ve Felsefe bölümlerini bitirdi. "Yazan insan fark yaratır" diyerek kalemi eline aldı ve büyük bir aşkla yazmaya başladı. Şiir, hikâye, roman ve deneme türlerinde yazıları yayımlandı. Yerel ve ulusal gazete ve dergilerde, çeşitli edebiyat ve sanat sitelerinde denemeleri, hikayeleri, şiirleri ve fıkraları yayımlanmaktadır. Yeni Akit, Kamuajans, Başkentliler Haber, Yozgat Yeni Gün, Elazığ Yeni Ufuk Gazetesi, Karakoçan İlçe Haber gibi... Çeşitli edebi, kültürel ve sanat dergilerinde şiirleri, denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. DERGİLER: Divit Kalem, Bekir Abi, Ihlamur, Tefekkür, Yolcu, Sis, Ayı, Akaşa, Küllük, Telmih, Fatih E Dergi, Kalemlik, Yazık, Kirpi, Raf, Rıhtım, Mavi Yeşil, Öğretmenler Odası, Gözlük, Taşbina Fanzin, Hâlbuki, Yazı Yorum, Asilder, Sinada, Mukadderat, Müştak, Dümen, İdarecinin Sesi, Sahra,Teferrüc, Giz Edebiyat ve Sanat Dergisi, Hane-i Fanzin, Çerçi, Bizim Ece, Mütevazı, Kafkaevi, Jouska, İnfılak, Tebeşir İzi, Karakedi, Deruhte, Söylenti E Dergi, Üçüncü Yeni, Tetkik dergileri; SİTELER: Edebiyat Daima, Dergizan, Edebiyat Evi, Edebiyat Defteri, ANTOLOJİLER: Edebiyat Evi, Dergizan 1-2, Bizim Ece ve Dört Mevsim Antolojilerinde öyküleri, şiirleri yer aldı. 22. Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarına Elazığ'ı temsilen katıldı. 2012'de Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde MEB'İN düzenlemiş olduğu Toplam Kalite Çalışmaları kapsamında ekip olarak katıldıkları "İletişimde Sözün Doğrusu - En Güzel Türkçeyi Sen Konuş" çalışmalarıyla dört bin çalışma arasında Türkiye birinciliği kazandılar. Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Stüdyosunda birçok şiir programına imza attı. Ülke genelinde 8 Mart'ta çıkan olan kadına şiddete dikkat çekmek için yazılan"10 Yazar 10 Öykü KAHIRİSTAN" adlı kitaba Sidoma adlı uzun hikâyesi ile katıldı. Malatya Büyükşehir Belediyesinin "Kırmızı Hayatın Rengi Olsun" projesi kapsamında 44 şair ve yazarın katıldığı "Dünya Barışı ve Çocuk Hakları Antolojisinden yer aldı. Malatya, 44 Yazar ve 44 Küçük Ressamla Zamana Not Düştü antolojisinde yer aldı. Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonunun (BAŞKON) düzenlediği BAŞKENTİN EN İYİLERİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR etkinliğinde Anadolu'nun en iyi makale yazarı olarak ödüle layık görüldü. Kaptan’ın Defteri (roman), Sidoma (roman) ve Can Kırığı (şiir) olmak üzere üç kitabı bulunmaktadır. Halen Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde öğretmenlik yapmaktadır. Twiter: @gurhan_kaptan Face: https://www.facebook.com/gurhan.gurses.96 İnstagram: @gurhangurses1 Web: https://kaptaninsiirdefteri.com/ https://www.youtube.com/channel/UCwhWmJkvo968KUqH0sHbJFw Mail: gurhangurses1@hotmail.com Pinterest: @gurhangurses1

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.