sen sevmesen de olur
bana gelmesen de
beni görmesen de
hiç istemediğin kadar da
bilmesen de olur
anlamasan da
kalp benim değil mi
seni istediğim gibi
sevebilme hürriyetine sahibim
mesela bir uçurtma olup
sevebilirim seni
kuş olup konabilirim yüreğine
yağmur olup düşebilirim kirpiğine
gülüş olup konabilirim dudağına
sonsuz bir mavi olup
yer edebilirim gözlerinde
ya da en koyu bir karanlık olup
üstüne çökebilirim gece gibi
usulca yağan yağmur olup
ıslatabilirim seni sırılsıklam
göz benim değil mi
bakmasan da gözlerime
dalmasan da ruhuma
seni izleyebilirim
yaprak çiçeğe durur
ben sana dururum
dağ taş yeşillenir
ben senlenirim
her şey canlanır
ben şahlanırım
seni severken zaman durur
ben de tam tekmil sana dururum
halim aynen böyle işte
bozuk bir saat gibi aklım
sende kalır
gün, gül yüzüne açılır
en güzel türkü sana yakılır
en güzel sen sevilirsin bende
bahar sabahı bak halime de
anla benim en güzel derdimi
kim kalkıp da üç satır yazar sevdiğine
kim sever böylesine güzelce
kim özler delice
kalemin ucu dahi yazmaktan körelir
kalp onu ifade etmekten
asla aciz kalmaz
kağıt bile isyan eder
artık yeter ‘yazma bu kadar!’ diye
sana söyleyeceklerim var
deryalar sayfa olsa
ve ormanlar kalem
kafi gelmez
sen hiç duydun mu şunu
su akmasın
kuş uçmasın
gün doğmasın diye
olacak iş mi şimdi seni sevmemek
seni nasıl bir yoğunlukla sevdiğimi
ve sana nasıl bir aşkla odaklandığımı
bilmesen de olur
anlamasan da
kendini beni sevmeye yormasan da olur
zahmete sokmasan da canını
kıymetin azalmaz bende
sevdan bitmez
tükenmez bendeki sen derdi
yüreğimin altı üstü, sağı solu
tıka basa sen dolu
kimse bu hazinenin farkında değil,
sen bile
kuşlar bilmez çiçeğin neden açtığını
güneşin neden doğduğunu
anlamaz hiçbir kimse
bu yüzden çiçek açmazlık
güneş doğmazlık eder mi
kimse bilmesin
seni nasıl sevdiğimi
sen de bilme
sen sevmesen de olur
özlemesen de
hatırlamasan da
sevmeme bakarım
tırnağımı çekseler hissetmem
etimi cımbızlasalar
aklımı alsalar ahım çıkmaz
sen varsan eğer bu kalpte
dünyanın bütün acılarına
kahkahamı basarım
seni sevdiğime dair her şeye
kalıbımı basarım
Bir yanımız Narin çocuk… Bir yanımız Sıla bebek… Bir yanımız Diyarbakır… Bir yanımız Tekirdağ… Kuzeyi…
Bir çocuk vardı alışveriş merkezinin önünde. Elinde selpak, ayağında terlik, burnunda sümük, dudağında uçuk…Gözünde kapkara…
TELMİH DERGİSİ, SAYI 31, FİLİSTİN ÖZEL SAYISI Elimde hoparlör ile bir kamyonetin kasasında mahalle mahalle,…
TELMİH DERGİSİ, 32. SAYI, TELMİH SOHBETLERİ 1.Bize Gürhan GÜRSES'ten bahseder misiniz? İyilikten, güzellikten ve sevdadan…
Filistin ölü çocuklar ülkesi... Netanyahu da bu işin taşeronu. Ve onu alkışlarla karşılayan eller kurusun.…
This website uses cookies.