Annem de anlatmıştı bir keresinde. Hikmet Hocaların – rabbim mekânını cennet eylesin- evinde de inleyen bir adamın sesi gelirmiş ara sıra. Gecenin olur olmaz bir saatinde, günün umulmadık yalnız bir vaktinde. Bir inleme sesi, bir imdat ya da… Azat olmak isteyen bir ruh mu, hafızanın üretmiş olduğu bir yalan mı, ins mi, cin mi? Duyan çokmuş da söyleyen azmış bu sesi. Bir uğultu gibi bu istek, yerin altından gelen bir deprem dalgası gibi vuruyordu beynime: “Sen beni karanlıktan çıkarmaya var mısın?” diye.

Bizim ilçenin girişinde ve çıkışında mezarlık var. İbretialem olsun diye sanki oralar mezarlık yapılmış ve oradan her geçtiğinizde de mezarlıklar size, “Ölüm var!” diye haykırıyor adeta. Ders alana bir mezar taşı dahi yeter diye düşünüyorum. Hiç ölmeyecekmiş gibi yaşayana, kendisini vazgeçilmez sanana…

Gültepe Mezarlığının taştan duvarlarına sprey boyalarla:

“Biz de gezerdik siz gibi

Siz de geleceksiniz biz gibi.” yazılmıştı. Başka söze lüzum yok değil mi?

Birkaç sene öncesinde ilçemde görevli Polis Vedat, 12 Dev Adam’la bir fotoğraf çektirir. 12 Dev Adam’ı bir araya getirirken Âdem’e de bir teklifte bulunur: “Gel fotoğraf çekelim.” diye. Âdem de Polis Vedat’ın fotoğraf çektirdiği zatlara bakar ve der ki: “Kaybol ulan, ben deli miyim? Git işine hadi!” diye.

Çay mis gibi kokuyordu. Ferhatlardaki çeşmeden getirdiği suyla demliyordu çayını Kolo. Dolayısıyla suyun tazesi ve güzeli bir de kaçak çayla temas halinde olup demini buluyorsa şahane oluyordu. Kolo da oturdu yanıma. Konuştuk haybeden mevzular üstüne. Sizin yolunuz düşerse ilçeye mutlaka uğrayın Kolo’ya da. Çiğ köftesini yemeden de sakın ben çiğ köfte yedim demeyin. “Sofra Çiğ Köfte” Kolo’yla meşhurdu.

“Bak bu adam, evlendiğim ilk gece beni iyice dövdü. Peşin ödeme say, dedi. Sonra hesaptan düşerim.” diye de iğrenç bir espri patlatıp kahkaha attı.

Biz de ayrılık olmaz kızım. Olsa bile ancak kara toprakla olur. Sakın aklından bile geçirme. Canını seviyorsan bir daha bunu söyleme. dedi.

“Evet hem de çok. Bu şiiri sayfanda paylaşmıştın sen öyle değil mi? Şair Mustafa okumuştu.” “Evet paylaşmıştım, Şair Mustafa da okumuştu.”

Banyo küvetinde suyun içindeydim kendime geldiğimde. Beni öyle dövmüş ki kendimden geçmişim ve beni kendime getirmek için de küvete sokmuş, belki de boğmak için tam olarak hatırlamıyorum çünkü.

SİDOMA’DAN, KAPTAN

Önceki İçerik
Sonraki İçerik
GÜRHAN GÜRSES Türk Dili Edebiyatı ve Felsefe bölümlerini bitirdi. "Yazan insan fark yaratır" diyerek kalemi eline aldı ve büyük bir aşkla yazmaya başladı. Şiir, hikâye, roman ve deneme türlerinde yazıları yayımlandı. Yerel ve ulusal gazete ve dergilerde, çeşitli edebiyat ve sanat sitelerinde denemeleri, hikayeleri, şiirleri ve fıkraları yayımlanmaktadır. Yeni Akit, Kamuajans, Başkentliler Haber, Yozgat Yeni Gün, Elazığ Yeni Ufuk Gazetesi, Karakoçan İlçe Haber gibi... Çeşitli edebi, kültürel ve sanat dergilerinde şiirleri, denemeleri ve hikâyeleri yayınlandı. DERGİLER: Divit Kalem, Bekir Abi, Ihlamur, Tefekkür, Yolcu, Sis, Ayı, Akaşa, Küllük, Telmih, Fatih E Dergi, Kalemlik, Yazık, Kirpi, Raf, Rıhtım, Mavi Yeşil, Öğretmenler Odası, Gözlük, Taşbina Fanzin, Hâlbuki, Yazı Yorum, Asilder, Sinada, Mukadderat, Müştak, Dümen, İdarecinin Sesi, Sahra,Teferrüc, Giz Edebiyat ve Sanat Dergisi, Hane-i Fanzin, Çerçi, Bizim Ece, Mütevazı, Kafkaevi, Jouska, İnfılak, Tebeşir İzi, Karakedi, Deruhte, Söylenti E Dergi, Üçüncü Yeni, Tetkik dergileri; SİTELER: Edebiyat Daima, Dergizan, Edebiyat Evi, Edebiyat Defteri, ANTOLOJİLER: Edebiyat Evi, Dergizan 1-2, Bizim Ece ve Dört Mevsim Antolojilerinde öyküleri, şiirleri yer aldı. 22. Uluslararası Hazar Şiir Akşamlarına Elazığ'ı temsilen katıldı. 2012'de Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde MEB'İN düzenlemiş olduğu Toplam Kalite Çalışmaları kapsamında ekip olarak katıldıkları "İletişimde Sözün Doğrusu - En Güzel Türkçeyi Sen Konuş" çalışmalarıyla dört bin çalışma arasında Türkiye birinciliği kazandılar. Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Stüdyosunda birçok şiir programına imza attı. Ülke genelinde 8 Mart'ta çıkan olan kadına şiddete dikkat çekmek için yazılan"10 Yazar 10 Öykü KAHIRİSTAN" adlı kitaba Sidoma adlı uzun hikâyesi ile katıldı. Malatya Büyükşehir Belediyesinin "Kırmızı Hayatın Rengi Olsun" projesi kapsamında 44 şair ve yazarın katıldığı "Dünya Barışı ve Çocuk Hakları Antolojisinden yer aldı. Malatya, 44 Yazar ve 44 Küçük Ressamla Zamana Not Düştü antolojisinde yer aldı. Başkent Ankara ve Anadolu Konfederasyonunun (BAŞKON) düzenlediği BAŞKENTİN EN İYİLERİ ÖDÜLLENDİRİLİYOR etkinliğinde Anadolu'nun en iyi makale yazarı olarak ödüle layık görüldü. Kaptan’ın Defteri (roman), Sidoma (roman) ve Can Kırığı (şiir) olmak üzere üç kitabı bulunmaktadır. Halen Elazığ Necip Güngör Kısaparmak Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde öğretmenlik yapmaktadır. Twiter: @gurhan_kaptan Face: https://www.facebook.com/gurhan.gurses.96 İnstagram: @gurhangurses1 Web: https://kaptaninsiirdefteri.com/ https://www.youtube.com/channel/UCwhWmJkvo968KUqH0sHbJFw Mail: gurhangurses1@hotmail.com Pinterest: @gurhangurses1

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.