Karakedi dergisinin 42. sayısında çıkan şiirim
Sana da günaydın ayakta uyuyan güzel kardeşim
Hakikate kör olacağın yeni bir güne daha başladın.
İyi uyudun maşallah.
Tuttuğun yoldan ayrılmazsın inşallah(!)
Camına çekilen stor perdede şu yazılsın:
“Çiçeğe kör ol, çirkefi de hep gör”
Sana da günaydın sapık kardeşim
Bugün menün de kim ya da ne var?
Bahçede oynayan çocuk mu?
Okula giden kız mı, evinde oturan kadın mı?
Sana emanet bırakılan yavru köpek mi?
Kabzın zor olsun senin de, hak ediyorsun.
Sevgili haksavar kardeşim, günün aydın olsun!
Bak bunu da sen icat ettin.
Halksever hiç olamadın, haksever de
Haltsever oldun, tebrikler.
Bu bir haltnamedir ettiğiniz
En iğrenç nanedir yediğiniz
Cevizdir kargadan çalıp kırdığınız
Sormayın nedir kimedir
Haksızlığa ses çıkarmayan
Yanlışı görüp de müdahale etmeyen
Sana da günaydın, nasılsın bakayım?
Yine neye sağır kesileceksin bugün?
Neye susacaksın yine muhteşem şekilde?
Duyarsızlığının daimi olmasını dilerim.
Sana da günaydın müfteri bey!
Taze çamurun hazır mı?
Hangi masuma çamur atacaksın
Ve iz bırakacaksın.
Senin gibi işinde ehil olanların
Canı cehennemedir, emin ol.
Sana da günaydın
Herkese kulp takan kardeşim!
Biz fincana kulp takılır diye bilirdik.
Yanıldık insana da takılırmış.
Sayende öğrendik,
Sana da ağız dolusu küfrettik.
Sana da günaydın yalakacığım,
Dudağın sarkmış el ayak öpmekten.
İnşallah bugünde taze kubur ziyareti yapmış
Ayakları öpersin, tam da sana layık.
Sana da günaydın makam sahibim
Hak hukuk tanımadın,
Liyakat kifayet aramadın.
Boş bulduğun her koltuğa atladın
Nasıl bir kazığa oturdun
Onu bile anlamadın
Sesini cümle âlem duydu kazığın
Ne yalan söyleyeyim sana gelmedi yazığım
Seni unuttum sanma ehli dünya.
Evrenin en büyük yüznumarası
Senin dünyan benim dünyam değil
Kokuyor çünkü senin dünyan
Eksik olmasın kokusu burnundan
Dört mevsim baharın olsun yüznumaran
Sana da günaydın riyakârım
Hangi yüzüne diyeyim
Yeter mi nefesim dokuz kat maske
Sen de az yüzsüz değilsin
Sana da günaydın dar gün fırsatçısı
Hangi afeti bekliyorsun yine elin kulağında
Milletin afeti devranısın, kara günün en karasısın
Her türlü belanın en erken davrananısın
Bilsen ne beddualar alanısın.
Sana da günaydın kötü insan
Hayırsız işler diliyorum sana
Çiçeği söküp at saksıda
Kuşu taşla, insanı taşla.
Bilirim seversin haşlamayı
İnan ben de severim şeytan taşlamayı
Marifet iltifata tabiidir der kudema
Hepinizi yok yere ve çok kere
En istemediğim duygularımla
Tebrik ediyorum en şaşaalısından
Tek sana günaydın yok iyi insan
Bu kadar çirkefin içinde insan kalabildiğin için
Onurunla yaşadığın alın terinle çalıştığın
İyilik yaptığın güzellik saçtığın için.
GÜRHAN GÜRSES
